 |
|
 |
KENZÜL ARS DUASI |
Peygamberimiz Hz. Muhammed(s.a.v)den rivayet edilmistir.Söyle buyuruyor......-Cebrail bana dediki:“Ey Muhammed,kim ömründe
bir kere bu duayi okursa,Allah´ü Teala onu,kiyamet gününde yüzü ayin ondördü gibi parlak hasreder.Hatta bütün insanlar onu,bir
peygamber veya melek sanirlar.Ben ve sen onun kabrinin üzerinde dururuz.
Ona hesapsiz ve azapsiz,üzerine binip Cennete girmesi
icin Cennetten bir Burak getirilir.Sirat köprüsünden simsek gibi gecer.Onun günahi denizlerden suyundan,yagmurlarin damlasindan,agaclarin
yapraklarindan,kumlarin adedinden,taslardan daha fazla olsa bile,kendisine kabul olunmus(nafile)hac ve bin umre sevabi yazar.
Korkan kimse olursa,Allah onu onu korktugundan emin kilar.Susayan kimse okursa,Allah onun susuzlugunu giderir.Ac olan okursa,giyindirir,hasta
okursa sifa verir,hastanin üzerine okunursa,hastaligindan kurtulur,dünya veyahut ahiret ihtiyaclarindan okursa Allah istedigini
verir.Bir düsmandan veya sultandan korktugu icin okursa,Allah onlarin serrinden korur ve Allah´in mahlukatindan gelecek olan
tüm zarar ve eziyetleri kendisine ulasmaktan meneder.
Borclu olan okursa,Allah onu,borcunu ödemeye muvaffak kilar,hicbir kimseye muhtac olmaz.Eger onu hasta olan yazan üzerinde
tasirsa iyilesir.Kadin tasirsa kocasi ona ikram eder.Cinden,insden ve seytandan,sanci ve hastaliklardan emin olur.Kayip ise
ailesine sag,salim kavusur:Bu duayi okuyan icin cin,melek istigfard ederler.Ömrü bereketli olur.
Kim bes defa bu duayi okursa Peygamber Aleyhisselami rüyasinda görür.
Ebu Bekir Siddik:“-Gece olsun gündüz olsun bu duayi okudum,Peygamber Aleyhisselam´i rüyamda gördüm.“buyurur.Hz. Ömerde söyle
buyurur:
„-Hicbir hacetim olmadi ki onun icin bu duayi okuyayim da giderilmesin.
Hz. Osman (R.A.)diyorki:“-Ben Kur´an-i Kerim´i ezberleyemezdim.Resul´u Ekrem (s.a.v)´e
Bu hususu s1kayet ettim.Bana bu duayi ögretti.Onu okudugumda Kur´an-i Kerim´i ezberlemeyi basardim.Hz. Ali Kerremullahü vechedü
buyuruyorki:
-Ben bu duayi okudugum vakit düsmanima galebe calardim.Kimki Fatihayi,Ihlas suresini,Kafirunve Felak ve Nas suresini üc kere
okuyup sonra bu duayi okursa Allah onu karsilastigi bütün varliklarin serrinden korur ve her türlü hastaliktan,her zalimin
serrinden onu emin kilar ve bütün isteklerini verir.Kim ki okudugu gibi onu yazip üzerinde tasirsa ve kim ki basinin altina
koyup uyursa Allah´ü Teala o kimsenin malindan calinan ve evinden kacani geri iade eder.Akan suya okursa su durur,yahut yanan
atese okursa dag paramparca olur,Kimki iki rekat namaz kilip her rekatinda Fatiha ve bir de Ihlas okuyup selam verdikten sonra
bu duayi okursa dünya ve ahirete ait ne isterse tüm istediklerine nail olur.Bu duanin fazileti sayilmayacak kadar coktur;Dua
budur.(Nevadir´i kaylubi´den alindi)
BISMILLAHIRRAHMANIRRAHIM
La ilahe illellahül melikül hakkul mübin.La ilahe illellahül hakemül adlül metin.Rabbüna ve rabbü abainel evvelin.La ilahe
illa ente sübhaneke inni küntü minez zalimin.La ilahe illellahü vehdehu la serike leh,lehül mülkü ve lehül hamdü yuhyi ve
yümitü ve hüve hayyül la yemutü ebeden biyedihil hayru veileyhil masiru ve hüve ala küllü sey´in kadir.La ilahe illellahü
sükran li ni´metih.La ilahe illellahü ikaran bi rububiyyetih.Ve sübhanellahi tenzihen li azametih..Es´elükellahümme bi hakkismikel
mektubi ala cenahi cibrile aleyke ya rab.Ve bihakkismikel mektubi ala cenatubi ala cenahi cibrile aleyke ya rab.Ve bihakkismikel
mektubi ala cenahi mikaile aleyke ya rab.Ve bihakkismikel mektubi ala cebheti israfile aleyke ya rab:Ve bihakkismikel mektubi
ala keffi azraile aleyke ya rab.Ve bi hakkismikellezi semmeyte bihi münkeran ve nekiran aleyke ya rab.Ve bihakkismike ve esrari
ibadike aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi temme bihil islamü aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi telekkahü ademü lemma hebeta
minel cenneti fe nadake fe lebbeyte düaehü aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihi sitü aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi
kavveyte bihi hameletel arsi aleyke ya rab.Ve bihakkismikelmektubi fittevrati vel incili vezzeburi vel fürkani aleyke ya rab.Ve
bihakkismikeila münteha rahmetike ala ibadike aleyke ya rab.Ve bihakki temami kelamike aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi
nadake bihi ibrahimü fecealtennara aleyhi berden ve selamen aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihi ismailü fe necceytehü
minezzebhi aleyke ya rab.Vve bihakkismikllezi nadake bihi hudü aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi deake bihi ya´kubü fe ra.dedte
aleyhi basarahu yusufe aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihi davüdü fe cealtehü halifeten fil ardi ve elente lehül
hadide fi yedihi aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi deake bihi süleymanü fe a´taytehül mülke fil ardi aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi
nadake bihi eyyubü fe necceytehu minel gammillezi kane fihi aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihi isebnü meryeme
fe ahyeyte lehül mevta aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihi musa lemma hatabeke aletturi aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi
nadetke bihi asiyetümraetü fir´avne fe razaktehel cennete aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihi benu israfile lemma
cavezulbahra aleyke ya rab.Ve bihakkismikellezi nadake bihil hidiru lemma mesa alel mai aleyke ya rab.Ve
Bihakkismikellezi nadake bihi muhammedün sallallahü aleyhi ve selleme yevmel gari fe necceytehu aleyke ya rab.Inneke entel
kerimül kebiru.Hasbünellahü ve ni´mel vekil.Ve la havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim.Ve sallallahü ala seyyidina
muhammedin ve ala alihi ve sahbihi vesellem.
|
|
İsm-i A'zam Duası
 |
"Senden başka ilâh yoktur. Seni tesbih ederim. Şüphesiz ki, ben zâlimlerden oldum." |
 |
"Allah ki, Ondan başka ilâh yoktur; dâima diri, (yarattıklarını) koruyup yöneten ve hayatlarını devam ettirendir. Ona ne uyuklama arız olur ne de uyku. Göklerde ne varsa, yerde ne varsa hepsi Onundur. İzni olmadan kim Onun katında şefaatte bulunabilir? Önlerinde ne varsa, arkalannda ne varsa, hepsini bilmektedir. Onun ilminden, kendisinin dilediği miktarın dışında birşey kavrayamazlar. Onun kürsüsü gökleri ve yeri kaplamıştır. (Gökleri ve yeri) koruyup gözetmek Ona ağır gelmez. O yücedir, azamet sahibidir." |
 |
"De ki: "Allahım, (ey) Mülkün Sahibi, dilediğine mülkü verirsin, dilediğinden mülkü çeker alırsın; dilediğini aziz, dilediğini de zelil edersin. Hayır Senin elindedir. Şüphesiz ki Sen, her şeye kadirsin." |
 |
"O, öyle Allah'tır ki Ondan başka ilâh yoktur. Görülmeyeni ve görüleni bilendir. 0, Rahman, Rahîmdir. * O, öyle Allah'tır ki Ondan başka ilâh yoktur. Melik (her şeyin hükümdarı), Kuddûs (her şeyi tertemiz yapan, her türlü kiri gideren ve kendisi her türlü lekeden münezzeh), Selâm (esenlik veren), Mü'min (emniyete erdiren), Müheymin (her şeyi gözetip koruyan), Azîz (üstün, galip), Cebbar (kullarını iradesi istikametine yönelten), Mütekebbir (yegâne büyüklük ve azamet sahibi) dir. Allah, kendisine şirk koşup durduklarından ve şirk koşmalarından münezzehtir. * O (her şeyi) yaratan, mahlûkuna belli mertebelerden ve süzgeçlerden geçirerek varlık, ahenk ve en güzel şekli verendir. Onundur en güzel isimler. Göklerde ve yerde ne varsa, Onu teşbih eder. O, Aziz'dir, Hakîm'dir." |
 |
"Elif, Lâm, Mîm. Allah ki, Ondan başka ilâh yoktur. O Hayy ve Kayyûm'dur." |
 |
"İlâhınız bir tek ilâhtır. Ondan başka ilâh yoktur. O, Rahmân'dır, Rahîm'dir." |
 |
Allah ki, Ondan başka ilâh yoktur. Birdir, Sameddir, doğurmamıştır ve doğurulmamıştır. Hiçbir şey Onun dengi olmamıştır. |
 |
Yâ Allah, yâ Hû, yâ Rahman, yâ Rahîm, yâ Hayy, yâ Kayyûm, yâ Ze'l Celâli ve'l İkram. |
 |
Allahım, şüphesiz, Senin Allah olduğuna, Senden başka ilâh olmadığına, bir ve Samed olduğuna, doğurmadığına, doğurulmadığına, denginin olmadığına şehâdet ederim. |
 |
Allahım, muhakkak ki hamd Sana mahsustur. Mennân (bol bol veren), semâvât ve arzı eşsiz, örneksiz yaratan (Allahım), Senden başka ilâh yoktur. Sen Celâl ve İkram sahibisin. Yâ Hayy, ya Kayyûm. |
 |
Allahım, hamd Sana mahsustur. Senden başka ilâh yoktur. Sen birsin, ortağın yoktur. Sen Mennân (bol bol veren), semâvât ve arzı eşsiz-ör-neksiz yaratan, Celâl ve ikram sahibisin). |
 |
Yâ Hannân, Yâ Mennân, ey semâvât ve arzı eşsiz örneksiz yaratan, ey celâl ve ikram sahibi (Allahım), Senden Cennet'i istiyor ve Cehennem'den Sana sığınıyorum. |
 |
Allahım, bütün işlerimizde akıbetimizi güzel yap, dünyada rezil-rüsvay olmaktan ve ahiret azabından bizi koru. |
ya Rabbi bizi yokluk kuyusundan varlık alemine attığın
gibi.
Yusuf as) ölüm koyusundan alıp peygamberlik makamına eriştirdiğin gibi.
İmansızlık kuyusundan al iman nimetine kavuştur.
İnkar kuyusundan al secde ummanına kavuştur.
Nankörlük kuyusundan al hamd ve şükür bereketine kavuştur.
Kibir ve gaflet kuyusundan al alçak gönüllülük menbaına kavuştur.
Cimrilik ve benlik kuyusundan cömertlik ve kulluk şuuruna ulaştır.
Haset ve kin kuyusundan al sevgi ve aşk deryasına koy.
Cehalet kuyusundan al ilim ve hilm deryasına at.
Darlık ve sıkıntı kuyusundan al varlık ve ferah bir dünya at.
YA HAY ,YA KAYYUM ,YA SEMİ ,YA BASİR |
|
 |
|
 |
|
|
|
|
|
Rahman Rahim olan Allah'ın adıyla
1.Mülk elinde bulunan (Allah) ne Yücedir. O, herşeye güç yetirendir.
2.O, amel (davranış ve eylem) bakımından hanginizin daha iyi (ve güzel) olacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstün ve güçlü olandır, çok bağışlayandır.
3.O, biri diğeriyle 'tam bir uyum’ (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman (olan Allah)ın yaratmasında hiçbir 'çelişki ve uygunsuzluk’ (tefavüt) göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun?
4.Sonra gözünü iki kere daha çevirip-gezdir; o göz (uyumsuzluk bulmaktan) umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir.
5.Andolsun, Biz en yakın olan göğü (dünya göğünü) kandillerle süsleyip-donattık ve bunları, şeytanlar için taşlama-birimleri (rücum) kıldık. Onlar için çılgınca yanan ateşin azabını hazırladık.
6.Rablerini inkar edenler için cehennem azabı vardır. Ne kötü dönüş yeridir o.
7.İçine atıldıkları zaman, kaynayıp-feveran ederken onun korkunç homurtusunu işitirler.
8.Öfkesinin-şiddetinden neredeyse patlayıp parçalanacak. Her bir grup içine atıldığında, bekçileri onlara sorar: "Size bir uyarıcı gelmedi mi?"
9.Onlar: "Evet" derler. "Bize gerçekten bir uyarıcı geldi. Fakat biz yalanladık ve: “Allah hiçbir şey indirmedi, siz yalnızca büyük bir sapmışlık içindesiniz, dedik."
10.Ve derler ki: "Eğer dinlemiş olsaydık ya da akıl etmiş olsaydık, şu çılgınca yanan ateşin halkı arasında olmayacaktık."
11.Böylece kendi günahlarını itiraf ettiler. Çılgınca yanan ateşin halkına (Allah'ın rahmetinden) uzaklık olsun.
12.Gerçek şu ki, Rablerinden gayb ile (O'nu görmedikleri halde) içleri titreyerek-korkanlara gelince; onlar için bir mağfiret (bağışlanma) ve büyük bir ecir vardır.
13.Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun. Şüphesiz O, sinelerin özünde saklı duranı bilendir.
14.O, yarattığını bilmez mi? O, Latif'tir; Habir'dir.
15.Sizin için, yeryüzüne boyun eğdiren O'dur. Şu halde onun omuzlarında yürüyün ve O'nun rızkından yiyin. Sonunda gidiş O'nadır
16.Gökte olanın sizi yere geçirmeyeceğinden emin misiniz? Bir bakmışsınız ki, o (yeryüzü) sallanıp-çalkalanmaktadır.
17.Yoksa gökte olanın üzerinize 'taş yağdıran (fırtınalı) bir rüzgar' göndermeyeceğinden emin misiniz? Siz o takdirde Benim uyarmam nasılmış bilip-öğreneceksiniz.
18.Andolsun, kendilerinden öncekiler de yalanladı. Fakat Beni inkar (etmelerine karşılık verdiğim azap) nasılmış?
19.Onlar, üstlerinde dizi dizi kanat açıp kapayarak uçan kuşları görmüyorlar mı? Onları Rahman (olan Allah')tan başkası (boşlukta) tutmuyor. Şüphesiz O, herşeyi hakkıyla görendir.
20.Rahmana karşı size yardım edecek olan kimmiş? Şu sizin ordunuz mu? Kafirler yalnızca bir gurur (kesin bir aldanış) içindedirler.
21.Eğer O, rızkını tutsa (vermese), rızkınızı verecek olan kimmiş? Hayır; onlar, bir azgınlık ve nefret içinde inatla direniyorlar.
22.Şu halde yüzükoyun sürünerek yürüyen mi daha çok hidayete erer, yoksa dosdoğru yol üzerinde dümdüz yürümekte olan mı?
23.De ki: "Sizi inşa eden (yaratan), size kulak, gözler ve gönüller veren O'dur. Ne az şükrediyorsunuz?"
24.De ki: "Sizi yeryüzünde üretip-türeten O'dur. Siz O'na toplanıp götürüleceksiniz."
25.Derler ki: "Eğer doğru söylüyorsanız, şu tehdit (ettiğiniz azap) ne zamanmış?"
26.De ki: "(Bununla ilgili) Bilgi ancak Allah'ın Katındadır. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım."
27.Nihayet onu pek yakında gördüklerinde, o inkar edenlerin yüzleri kötüleşip-karardı. Ve: "İşte bu, sizin (gerçekleşmeyecek diye) öne sürüp durduğunuz şeydir" denildi.
28.De ki: "Haber verir misiniz; eğer Allah, beni ve benimle birlikte olanları yıkıma uğratır ya da bizi esirgerse, (peki) bu durumda kafirleri acı bir azaptan kurtaracak olan kimdir?"
29.De ki: "O (Allah) Rahman olan (esirgeyen koruyan)dır; biz O'na iman ettik ve O'na tevekkül ettik. Artık siz kimin açık bir sapmışlık içinde olduğunu pek yakında bileceksiniz."
30.De ki: "Haber verin; eğer suyunuz yerin dibine göçüverecek olsa, bu durumda kim size bir akar su kaynağı getirebilir?
|
|
|